ALDATMADA ÇOCUĞUN VELAYETİ KİME VERİLİR?

Aldatmada çocuğun velayeti kime verilir?

Velayet Hakkı ve Çocuğun Üstün Yararı: Boşanma Sürecinde Ana İlke

Velayet, ergin olmayan çocuğun bakım, eğitim ve temsili gibi konularda anne ve babasının yasal sorumluluğu ve yetkisidir. Bu kurum, çocuk hakları ve korunması ekseninde şekillenir.

Velayetin Temel İlkeleri:

Karar alma sürecinde çocuğun üstün yararı esastır.

Ebeveynler, çocuğun gelişimine uygun kararlar alır ve uygular.

Çocuğun görüşü, yaşı ve olgunluğu ölçüsünde dikkate alınır.

Çocuk, kanuni bir sebep olmadıkça ailesinden ayrılamaz.

Adın belirlenmesi velayet hakkı kapsamındadır.

Velayet hakkı, genel kural olarak anne ve babaya aittir. Evlilik devam ederken velayet ortak kullanılır. Boşanma, ayrılık veya ölüm halinde ise velayet, mahkeme tarafından çocuğun menfaatleri doğrultusunda belirlenir.

Boşanmada Velayetin Belirlenmesi:

Mahkemeler, velayet konusunda karar verirken tek ve temel ölçüt olarak çocuğun üstün yararını gözetir. Bu değerlendirmede;

Çocuğun psikolojik, fiziksel ve duygusal gelişimi,

Ebeveynlerin çocuğa sağlayabileceği yaşam koşulları, sevgi ortamı ve eğitim imkanları,

Çocuğun alıştığı ortamın devamlılığı (özelikle küçük yaştaki çocuklarda),

Kardeşlerin bir arada tutulması ilkesi gibi hususlar birlikte değerlendirilir.

Ebeveynlerden birinin evlilik bağını ihlal etmesi (zina), boşanma için somut bir sebep teşkil etse de, velayetin belirlenmesinde tek başına belirleyici değildir. Mahkeme, "kusurlu" olarak nitelenen tarafın dahi çocuğun bakım ve gelişimi için daha uygun olup olmadığını araştırır.

Yargıtay İçtihatları Işığında:

Yargıtay kararları, çocuğun üstün yararının her durumda öncelikli olduğunu vurgular. Örneğin, bir kararında, annenin "aldatma" gibi ağır kusurlu bir davranışı olmasına rağmen, çocuğun sağlıklı gelişiminin ancak annesiyle kurduğu bağın devamıyla mümkün olacağı gerekçesiyle velayetin anneye verilmesi yönünde hüküm kurulmuştur. Buradaki odak nokta, ebeveynin kusuru değil, çocuğun psikolojik ve duygusal ihtiyaçlarıdır.

Benzer şekilde, velayet verilen ebeveynin vefatı durumunda, velayetin diğer tarafa geçip geçmeyeceği yine çocuğun yararına göre belirlenir. Çocuğun halası gibi bir yakınıyla sağlıklı bir yaşam sürdürüyor olması, velayetin yeniden düzenlenmesi için yeterli bir sebep olabilir. Mahkeme, çocuğun mevcut düzeninin bozulmasının onun gelişimine etkisini titizlikle inceler.

Sonuç:

Velayet hukuku, çocuğu koruyucu bir anlayışla şekillenmiştir. Boşanma sürecinde, taraflar arasındaki anlaşmazlıklar veya kusur durumları ikinci planda kalır. Asıl amaç, çocuğun bedensel, zihinsel ve duygusal olarak en sağlıklı şekilde yetişebileceği ortamın sağlanmasıdır. Bu nedenle, velayet davalarında mahkemeler, sosyal inceleme raporları, pedagog veya psikolog görüşleri gibi çocuğun içinde bulunduğu durumu objektif olarak ortaya koyan delillere büyük önem verir. Süreç, hukuki açıdan karmaşık ve duygusal açıdan yıpratıcı olabileceğinden, çocuğun haklarını ve üstün yararını etkin bir şekilde savunabilecek hukuki destek almak kritik önem taşır.

"ALDATMADA ÇOCUĞUN VELAYETİ KİME VERİLİR?" adlı makalenin tüm hakları yazarı Av. Oğuzhan Gülsevin ve Av. Ceren Gülsevin'e aittir ve makale, yazarı tarafından (https://www.gulsevinhukuk.com) internet sitesinde yayınlanmıştır. Söz konusu bu makalenin bütünü yazarının izni olmaksızın çoğaltılamaz, Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun olarak makaleye atıf yapılmak suretiyle alıntı yapılabilir.